Ana sayfa OTOMASYON OKULU Güvenlik+IIoT+Endüstri 4.0=Daha İyi Operasyonel İç Görü

Güvenlik+IIoT+Endüstri 4.0=Daha İyi Operasyonel İç Görü

PAYLAŞ

Bilgi tartışma götürmez şekilde moden üretimin en güçlü modern araçlarından biri. Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (IIoT) etkin akıllı makine ve fabrikaların hepsi sahadan bulut seviyesine kadar bilgi-etkin yönetim araçlarına dönüşebilen gerçek zamanlı veri sağlıyor.  Peki makine güvenliğine etkisi ne olacak? Daha önemlisi tersini düşünelim, güvenlik sistemleri bu yeni yaklaşıma nasıl katkı sağlayacak? 

Optimum işgücü korunması ve çalışan güvenliği takdire şayan amaçlar ve her şirketin standard operasyon süreçlerinin bir parçası olmalı fakat güvenlik genelde verimli üretime bir ayak bağı olarak görülür.

Fakat ürünlerde, endüstriyel iletişim protokollerinde ve Ethernet ağ yetkinliklerindeki gelişimler sayesinde güvenlik artık modern üretim kontrol çözümlerinin çok daha bütünleyici parçalarından biri haline geldi. Güvenlik otomasyon, süreç ve hareket kontrolü mimariler tarafından kullanılan aynı ağ üzerinde etkin bir şekilde bir arada varolur. Evet varolan kontrol mimarileriyle daha sıkı bir entegrasyonu olanlar da dahil, bütünsel güvenlik uygulamaları, düzenli olarak karlılığa olumlu katkı sağlar ve fabrikanın, makinelerin ve onları çalıştıran operatörlerin genel sağlığında çok önemli bir rol oynar.

Birçok insanın farketmediği ise Akıllı Güvenlik çözümlerinin (IIoT gelişmelerini yakalayan güvenliğin) artık fabrika operasyonlarını optimize etmede çok daha büyük bir rol oynuyor, özellikle de akıllı fabrikanın bir parçası olarak Connected Enterprise yaklaşımına güç katıyor. 

Temel

Endüstriyel Nesnelerin İnterneti’nin (IIoT)b Endüstri 4.0 gibi ulusal ve uluslararası programlara bağlı olarak ortaya çıkması modern üretimin ve süreç şirketlerinin zihniyetini kökten değiştirdi. Yeni operasyonel veri akınından sağlanan yetkinliklerle şu an kolayca yeni sanayi devriminin temellerini görmekteyiz.

Güvenlik ürünleri ve bağlı veri kümeleri toplanan operasyonel veriyi sınırlarının dışına taşıma yetkinliği sayesinde bu devrimin temel taşlarından biri haline gelebilir. Bu bilgiyi kullanan güvenlik uzmanları işçi davranışlarının, makine uyumunun, ürünlerin bozulmasını, güvenlik kesintileri ve üretim durdurmalarını, güvenlik anomalilerini ve tabii ki bu veriden doğan herhangi bir trendi gerçek zamanlı anlayabiliyor.

Makine performansına ilişkin işlenebilir veri normalde durdur/başlat veya güvenli/güvensiz sinyalleri veren geleneksel güvenlik sistemleriyle hız ve çıktı gibi etkenleri kapsıyor. Fakat zekası olan akıllı güvenlik aygıtlarıyla artık on/off durumundan fazlasını görebiliyoruz. Artık kullanıma, ömre, bozunmaya ve performansa dair damla damla akıllı veriler alabiliyoruz. Zaten mevcut olan veriler bu ek verilerle birleşince operasyonları optimize etme imkanı kat kat artıyor.

Operatör etkileşimleri

Önceki listemize geri dönersek, operatör davranışları bir makinin çıktısı üzerinde çok büyük etkiye sahiptir. Operatörler her zaman hayatlarını kolaylaştırmaya çalışacak ve günlük işlerini hızlandırmak ve basitleştirmek için (iyi niyetle) süreçleri atlamanın yolunu bulacaktır. Bu bağlamda güvenlik sistemi etkileşimleri bir operatör bilerek bir hattı durdurduğunda veya bir güvenlik aygıtını devreye soktuğunda kayıt altına alınabilir. Bu eylemler bu gibi durumların nedenlerini öğrenmek amacıyla kullanılacak trendleri analiz etmek için kullanılabilir. Bu trendler vardiyalar arasındaki farkları da belirginleştirir. Eğer bir E-Stop gündüzden çok gece vardiyasında kullanılıyorsa bu makine veya operatörle ilgili bir sorun olduğu anlamına gelebilir. Daha iyi aydınlatma mı gerekiyor? Daha fazla eğitim mi gerekiyor? Bu gibi soruların cevabı akıllı güvenlik sistemleriyle etkin bir şekilde belirlenebilir.

Ürün bozulması ve eskimesi özellikle bakım ve yenileme programlarını belirleme konusunda diğer önemli bir etken. Akıllı Güvenlik çözümlerinden önce arızasız geçen ortalama süre gibi faaliyet parametreleri manuel olarak belgelendiriliyordu ve bu faaliyetlerdeki herhangi bir prosedür değişikliği tekrar hesaplamayı ve belgelendirmeyi gerektiriyordu.

Akıllı, bağlı ve entegre olmuş bir sistemle kullanıcılar akıllı aygıtın ürettiği verilerle artık öngörücü bakım gerçekleştirebiliyor. Bu yeni rakamlar daha kesin ve temsili bir yaşam ömrü hesaplaması kapsamında kullanılabilir.

Bozulma sadece nihai arıza anlamına gelmiyor, bazen de güvenlik ışık perdelerinin kirlenmesi ve veriminin azalması gibi basit bir nedenden kaynaklanıyor olabilir. Akıllı aygıtlar bu gibi sorunların ortaya çıktığı anı hafızasında tutabilir ve hattın performansını etkilemeden önce makine mantığı gerekli düzeltici işlemler gerçekleştirmek için kullanılabilir. İnsan-makine ara yüzleri veya mobil aygıtlar önerilen bakım prosedürlerini gösterebilir ve bu veriyi olayın bir kez daha gerçekleşmemesi için herhangi bir prosedür değişikliği yapacak olan yönetim katıyla da paylaşabilir. Sonrasında soru sormaya başlayabiliriz: Yanlış bir makineyi mi kullanıyoruz? Daha iyi temizlemek mi gerekiyor? Yoksa makinenin parametrelerini mi düzeltmeliyiz? Sadece temel açık/kapalı sinyallerini topluyor olsaydık bu gibi verilere ulaşamazdık.

Ara bağlantısallık

IIoT ile desteklenen Connected Enterprise kullanıcılara doğru veriye doğru zamanda ve doğru formatta erişim yetkinliği kazandırdı. Bir bakım mühendisi bir tabletle bir hat veya makine boyunca uyarı ışıklarının konumunu belirli lokasyonlardaki özel güvenlik ekipmanlarını sorgulamak için her yaklaştığı bölgedeki verileri alarak manuel olarak istemek zorunda kalmadan kullanabiliyor. Aynı şey aynı tablet ve aynı lokasyon uyarışı ışıkları üzerinde aynı yazılımı kullanan operasyon müdürü için de geçerli. Fakat bu verileri referanslarına kaydedilecek şekilde alabiliyor. Bu ana araç ve teknolojileri kullanmak verilerin bireyler tarafından bir bağlam içinde kullanılmış olarak işlev veya görevlerine göre alınmalarını sağlıyor.

EtherNet/IP™ yetkinliklerinin aygıt üzerinde bulunmadığı durumlarda kullanıcılar GuardLink® protokolü gibi bireysel aygıt verisini bir ana kontrolcüye geri besleyebilen daha yeni akıllı aygıt-seviyesinde teknolojilerden faydalanabiliyor. GuardLink tak çalıştır bağlantılı standart trunk drop kablo teknolojisi kullanan güvenlik-temelli bir iletişim protokolüdür. Kablolamayı ciddi oranda azaltır, aygıt lokasyon bilgisi sağlar, teşhis koyar, komutları uzaktan tek bir kablo üzerinden resetlenebilir ve kilitlenebilir. Konfigürasyon gerektirmez ve 1000 metrelik bir mesafede 32 aygıta kadar bağlantı yapılabilir (aygıtlar arası mesafe maksimum 30 metre olmalıdır).

Geleneksel güvenlik çözümleriyse fiziksel bağlantılıdır, dolayısıyla operasyon sırasında kullanıcı bireysel aygıtların taleplerini ayrıştırma yetkinliğini kaybedebilir. Ve bir parça bozulduğunda kullanıcı sadece serinin üzerinde bir yerde bir parçanın sorunu olduğunu öğrenir. Her bir parçaya giden bireysel bağlantılar ciddi anlamda daha fazla kablolama gerektirir ve gereksiz ve plansız arıza sürelerine yol açacak potansiyel hata noktalarına neden olur. Bu da makine üreticilerinin maliyetlerini artırır.

GuardLink makine üreticilerine ve son kullanıcılara aygıt bağlantı serilerini korumalarına fakat buna rağmen her biri için ayrı teşhis koyabilmelerine olanak tanır. Allen-Bradley® Guardmaster®’ın GuardLink bağlantı teknolojili güvenlik malzemeleri ve güvenlik parçaları kullanıcıların durum verisine erişim sağlamalarına olanak tanır. EtherNet/IP temelli olmayan güvenlik aygıtlarını GuardLink özellikli akıllı kılavuz ve standart kablolama bireysel güvenlik kapılarına ve e-stoplara kadar sistem durumunun görünürlüğünü sağlar.

Entegre güvenlik sistemleri tabii ki bir süredir kullanılmakta fakat geçerli, gerçek zamanlı verilerin tüm paydaşlara akıllı bir şekilde ulaştırıldığı derinlik şaşırtıcı; operatörler ise daha iyi bilgilendirilmiş kararları hiç olmadığı kadar hızlı alabiliyor. Bu ara bağlantısallık seviyesi Rockwell Automation’ın harmanlanmış gerçeklik gösterimlerinde gördüğü faydayla birlikte yeni eğitim olanakları da sunuyor.

Özet
Güvenlik eskiden olduğu gibi bir yük değil ve artık makine ve fabrikaların münferit bir unsuru olmasına gerek yok. Çünkü entegre bir sistem sadece mühendislik ve tasarım taeplerini düşürmek anlamında değil aynı zamanda veri yetkinlikleri ve yatırım geri dönüşü anlamında da çoklu olumlu faydalar sağlıyor.  Tam entegre güvenlik çözümleri son birkaç yılda değerini kanıtladı ve daha iyi bağlantısallık ve daha geniş veri setleriyle operatörler işleri için her gün daha azla iç görü kazanarak daha çeşitli operasyonel ölçümleri yapabiliyor, kontrol edebiliyor ve sınırlarını aşabiliyor. Aynı zamanda hem fabrikalarına hem de personellerine daha fazla güvenlik sağlıyor.

Allen-Bradley, GuardLink, ve GuardMaster Rockwell Automation Inc.’e ait tescilli markalardır.

EtherNet/IP ODVA Inc.’e ait tescilli markadır.