PAYLAŞ

Duruş süresi, üretkenliği ve verimliliği engelleyen, tahrip edici ve maliyetli bir unsurdur. Geçmiş tecrübelerimiz bize göstermiştir ki, eğer üretim zincirinde tek bir halka her ne nedenle olursa olsun kırılırsa, tüm üretim sürecini etkileyen önemli sonuçlar ortaya çıkabilir. Kısacası bir aksamın bakıma veya sadece temizlenmeye ihtiyaç duyması üretimi aksatacaktır.

Her üretim ve bakım mühendisi duruş süresinin üstesinden gelinmesi gerektiğini ancak çözümün de kolay olmadığını bilir. En doğru yöntem, problem ortaya çıktığı zaman problemi daha hızlı bir şekilde ele almak mıdır yada her şeyden önce problemin olmasını engellemek midir – yada belki de her ikisinin birleşimi midir?

Duruş süresini asgari düzeye indirmek için geleneksel çözüm yenisi ile değişecek aksamların yeterli seviyede stokunu elde bulundurmak ve sonrasında üretim olumsuz yönde etkilenmeye başlar başlamaz bunları yerinde temin etmek olmuştur. Bu yaklaşımdaki bariz problemler stok bulundurmanın yüksek maliyetidir. Üretim ekipleri sorunları önceden görüp harekete geçmekten ziyade sorun gerçekleşince harekete geçer. Ve açıkçası duruşun öngörülebilmesi veya planlanabilmesi için hiçbir yol yoktur. Bakımı yapılması gereken yüzlerce veya hatta binlerce münferit parça varsa eğer, durum daha da zorlaşmaktadır. Detaylı kayıtlar veya bakım günlükleri tutmak büyük zorluktur ve pek çok demirbaş yönetimi sistemi hangi münferit aksamın bozulmak üzere veya beklenmedik şekilde arızalanacağından söz etme kabiliyetine sahip değildir.

Örneğin özellikle bilginin tek kaynağı güncelliğini yitirmişse veya kullanım kılavuzunu bulmak zor ise, arızalı hortum takımını tanımlamak ve yenisi ile değiştirmek akıl almaz derecede boşuna ve zaman alıcı bir tecrübedir. Tek seçenek tüm parçayı çıkartmak ve yenisi ile değiştirilmesi için distribütöre götürülmesi olduğunda bileşik hortum yönlendirmelerinin dahil olması ise daha da kötüdür.

Peki ya daha kolay bir yol varsa? Üretim mühendisleri bir aksam bozulmak üzereyken veya yenisi ile değiştirilmesi gerektiğinde planlama yapabilseydi? O zaman, arızalı parça çıkartılırken ve yeni parça takılırken mümkün olan en kısa sürede aksayan üretim için çabuk ve etken düzeltici önlem alabilirlerdi. Bariz soru hangi parçanın bozulmak üzere olduğunu ve ne zaman bozulmak üzere olduğunu bilmenin nasıl mümkün olduğu olacaktır – ve basit cevap ise demirbaşı etiketlemek ve takip etmekte yatmaktadır.

Demirbaş etiketleme ve takibine ilişkin teknoloji arayışında bulunulmuş ancak son yıllarda kayda değer şekilde ilerlemiştir. Asıl değişiklik şudur, geçmişte ekipmanın yalnızca komple parçaları etiketlenirken, şimdi ekipman veya makinenin parçasının içindeki münferit standart ve mutat parçalar etiketlenebilmektedir. Bu büyük bir fark yaratmaktadır.

Diğer bir “ezber bozan” şey, bir uygulama şeklinde yüklenmiş olan bir demirbaş takip platformu üzerinde kısmen düşük maliyetli tablet veya akıllı telefon gibi taşınabilir bir aleti kullanan bir aksamı etiketleme ve talep etme kabiliyetidir.

Ancak etiketleme nasıl işliyor? Esasen, etiketleme yapıldığında aksama iliştirilen etiket 128-bit barkodu ve o özel parça hakkında ihtiyaç duyulan tüm ilgili bilgileri içermektedir. Bu bilgi ürünün geçmişini ve değişim bilgilerini, bakım, onarım ve işletme (BOİ) hakkındaki özelleştirilmiş talimatları, ve – hortum, bağlantı parçaları, aksesuarlar, uzunluk, temizleme spesifikasyonları, ne şekilde monte edileceği, lot numarası, mutat talimatlar ve dahasına ilişkin ürün reçetesini içerebilir. Etiket üzerinde bulunabilecek diğer kilit veri – aşırı sıcaklıklar, UV, tuz püskürtmesi, manyetik olmayan koşullar ve tuzlu su ve diğer sıvılardaki batma ile nasıl başa çıkılacağı – müşteri irtibat bilgilerini, kurulum ücretini, akışkan ve çevresel verileri, sistem bilgilerini ve dahasını içermektedir.

Münferit parça üzerindeki bu miktardaki doğru bilgi ile donatıldığında, kullanan kişi için demirbaş hakkındaki tüm kritik verileri kaydetmek, yönetmek ve düzeltmek mümkün hale gelmektedir. Dolayısıyla, bu kolaylık orijinal aksamın nerede veya nasıl oluşturulduğuna bakılmaksızın yenisi ile değiştirilmesini kayda değer ölçüde hızlandırmayı sağlamaktadır. Çünkü yenisini edinmeden önce eski aksamın çıkartılması için beklemeye gerek olmadığından, işlem süresi kısaltılabilir ve nihai kullanıcı önceden mümkün olandan daha yüksek seviyede bir çalışma zamanı vasıtasıyla muazzam şekilde verimlilik kazanabilir.

Elbette, veri toplama yeni olan bir şey değil ve barkodlar yıllardır kullanımda ancak bugün gerçek farkı yaratan şey verilerin ne şekilde toplandığı ve nasıl paylaşıldığıdır. Demirbaş yönetimini daha kolay, hızla ve daha doğru hale getirerek, işletmesel verim kayda değer bir şekilde iyileştirilebilir ki bunu ileri de göreceğiz.

Düşük maliyetli aygıtlar kullanarak mobil veri toplamaya yönelik olarak hali hazırda dönüşüme dikkat çektik. Ancak denklemin diğer yarısı, verilerin stokçulara derhal gönderebilmesi ve değişim aksamlarının daha hızlı temin edilebilmesinden oluşmaktadır. Bir aksam üzerindeki bilgi o aksam üzerinde tutulduğundan, parçalar sipariş verildiği zaman artık hiçbir hata riski olmayacaktır. Dahası, hatasız veri entegrasyonu tüm kritik verilerin çift yönlü olarak (hem kaynağına hem de kaynağından) transfer edilebilmesi anlamındadır ki bu da demirbaş belirginliği ve performansının bir değer payı tuttuğunu gösterir. Yönetmelikler sertleştiği için daha iyi bilgi tutmaya yönelik yükselen bir eğilim var ve kullanıcıların kontrol ve/veya değişim tarihlerinden haber olmaları ve böylece bakım planlamasında öngörülü olabilmeleri önemlidir.

Tüm bunlardan da önemlisi, arıza meydana gelmeden önce önlem alma kabiliyetine sahip olmaktır. Aksam etiketleri üretim tarihini teyit ettiği ve garanti, kontrol veya bakım ile ilgili önemli bilgileri içerdiği için, bu veriler ikazların oluşturulmasında ve ürüne özel değişim talimatları sağlamakta kullanılabilir. Esasen, kullanıcının süresi dolan aksamlar için veri tabanını sorgulamak zorunda kalması yerine, değiştirilmesi gerekenler otomatik olarak bakım mühendisine ikaz verecektir. Ve web-sürümlü teknolojinin kullanılması ile bu BOİ planlamasını daha kolay hale getirecektir.

Parker Hannifin’deki Parker Takip Sistemi (PTS) yalnızca değişim geçmişini takip eden ve ölçen (tüm kontrol sonuçlarını depolayan ve kayda alan) en son web-sürümlü uygulama mimarisini kullanmaktadır ancak ayrıca ihtiyaç duyulduklarında – ve hatta öncesinde aksamların emre amade olmalarını sağlamak için dünyadaki distribütör ve ortaklar ile bağlantı kurmaktadır.

Böyle bir sistemin güzelliği şudur; internet bağlantısı olan herhangi bir bilgisayar vasıtasıyla emniyetli bir şekilde erişim sağlanabilmektedir ve sahadaki çeşitli mobil aletler üzerinden kullanılabilmektedir. Tamamen entegre edilmiş bir demirbaş yönetim çözümü sağlamak, bir denetim ve programlanmış değişim programı ile bağlantı sağlamak, örneğin arıza olmadan önce engelleyebilmek için diğer uygulamalar ile de eşleştirilebilmektedir. Zaman israfı yapmaktansa hizmet ömürlerinin sona ermesine yakın bakım personeline bildirimde bulunulabilmektedir.

ParkerStore iletişim ağına özgü olan PTS mobil uygulama – ki bu uygulama Apple ve Android aygıtlarda kullanılabilmektedir – kullanıcıların daha hızlı, daha kolay ve daha doğru bir değişim deneyimine erişime sahip olduğu anlamındadır. Kullanıcı PTS etiketi üzerindeki barkodu kolaylıkla görüntülemekte ve parça kayıtlarını Parker global veri tabanına yerleştirmektedir. Değişim parçası sonra uygulama tarafından otomatik olarak oluşturulan bir e-posta yoluyla kesin detaylar ile fiyatlandırma yapılması ve işleme tabi tutması için yerel bir distribütöre sipariş edilebilmektedir. Bunun anlamı şudur; aynı değişim parçası müşteri distribütöre gelmeden önce temin edilebilmekte veya tamamlanmış kurulum doğrudan müşterinin sahasına teslim edilebilmektedir.

Kolay satınalma için, uygulama kullanıcının akıllı GPS’ini kullanarak en yakın distribütöre ilişkin haritayı da göstermektedir. Eğer söz konusu ürün etiketlenmemişse veya tanımlanması zorsa, kullanıcı basit bir şekilde parçanın fotoğrafını çekebilir ve parçanın tanımlanmasına yardımcı olmak için resmi distribütöre gönderebilir. Son olarak, demirbaşın tüm detayları kolay raporlama ve yönetim için Excel raporlarına aktarılabilir.

Bununla birlikte, bu tür bir uygulamanın gerçek faydası şudur; yukarıda bahsedilenlerin hepsi fazlasıyla uzun ve uygun olmayan duruş süresine gerek olmaksızın sanal ortamda meydana gelebilmektedir. Diğer bir deyişle, bakımı öngörülü olarak bu şekilde planlayabilmenin en büyük avantajı şudur; üretim bölümündeki makine, mühendis yeni parçanın gelmesini beklerken çalışmaya devam edebilir. Bunun anlamı şudur; maruz kalınacak tek duruş süresi değişim işinin yapılmakta olduğu süre olacaktır. Bu sayede ülkenin her yerindeki üretim bölümlerinde geleneksel olarak meydana gelen durma zamanı üzerinde kayda değer bir iyileşme sağlanabilecektir.

Bugünün rekabetçi dünyasında, makinenin çalışma süresi her şeydir ve bu sebeple duruş süresi uzunluğunu ortadan kaldırmak için internet tabanlı teknolojiyi kabul etmek mantıklıdır.

www.parker.com