PAYLAŞ

2015 yılı ekonomik ve siyasi sıkıntıların sıkça yaşandığı bir yıl oldu. Yatırım ve üretim planlamaları neredeyse günlük olarak değişirken işverenler, yöneticiler ve çalışanlar tedirginlik içerisinde yeni güne başladılar. Bu dalgalı dönem henüz sona ermiş değil. Ancak 2016’ya yaklaşırken herkes bu durumun bir an önce düzelmesini istiyor.

Türkiye ihracatta önemli kayıplar yaşarken, iç ekonomide krize dönüşen problemlerin yaşanmadığını söyleyebiliriz. Buna paralel olarak yabancı sermaye girişi ve yatırımları da arzu edilen seviyede olmasa da sürmeye devam etti. 2016 yılı için umutlar yükselme eğrisine girmişken www.automationtr.com olarak sektör temsilcilerine yeni dönemden neler beklediklerini sorduk.

 

ALİ RIZA ERSOY

Siemens A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı ve Dijital Fabrika Bölüm Direktörü

Endüstrinin yeni çağı, yani Endüstri 4.0 kendi kendini düzenleyebilen, otonom üretim sistemleri ve değer zincirindeki tüm adımlar arasında kapsamlı ağ iletişimi ile desteklenen bir çözüm yaklaşımını vaat ediyor. Biz de Siemens olarak Endüstri 4.0’ı “Yaşam için üretim, gelecek için teknoloji” çerçevesinde değerlendiriyoruz.

Siemens’in Endüstri 4.0 yaklaşımı çerçevesinde geliştirdiği Dijital Fabrika, bir fabrika kurulmadan önce tüm bileşenlerinin bilgisayar ortamında uygun yazılımlarla tasarlanarak fabrikanın çalıştırılması ve sonuçlarının değerlendirilmesi olarak tanımlanıyor. Dijital Fabrika sayesinde, fabrikanın kendisi ortada yokken fabrikanın nasıl çalıştığı öğreniliyor ve en iyi çalışma sisteminin kurulması için gerekli önlemler alınıyor. Siemens’in Dijital Fabrikası’nda kullanılan ileri teknolojiler, örneğin simülasyon teknolojisi sayesinde en karmaşık üretim süreçleri bile canlandırılarak kendini müşteri isteklerine göre hızla ayarlayabilecek tesisler tasarlanabiliyor. Siemens, Endüstri 4.0’ın en önemli özelliklerini sergileyen ve Dijital Fabrika anlamında örnek gösterilebilecek ödüllü Amberg fabrikasında her yıl endüstriyel kontrol teknolojisine yönelik Simatic ürününden yaklaşık 12 milyon adet üretiyor.

Siemens, Dijital Kurumsal Platform adını verdiği, PLM (Product Lifecycle Management) ve TIA (Totally Integrated Automation) gibi çok çeşitli bileşenleriyle de Endüstri 4.0 girişimine katkı sunuyor. PLM yazılımıyla ürün tasarımı ve üretim sekansı planlama gibi fonksiyonların aynı verilere erişmesi mümkün hale geliyor. NASA’nın Jet Tahrik Laboratuvarı tarafından da tercih edilen PLM yazılımının, Mars’a gönderilen Curiosity aracının tasarımında imzası bulunuyor. Ünlü İtalyan otomobil markası Maserati de Ghibli fabrikasında Siemens PLM yazılımını kullanıyor. Siemens’in geliştirdiği TIA konsepti ise mühendislik maliyetlerini yüzde 30’a varan oranlarda düşürebiliyor. Türkiye’de, hızlı bir sektör olmasından dolayı şu an otomotiv sektöründe kullanılmaya başlanan bu konsept, ürünlerin pazara çıkış sürelerini kayda değer oranlarda düşürüyor.

Aslında Endüstri 4.0 uygulamasının gerçek anlamda hayata geçirilme süreci henüz başlamadı. Bu uygulamanın geliştirilme sürecinin yaklaşık 20 senede tamamlanması bekleniyor. Bu vizyonun birçok unsuru bugün hazır ama bu unsurların entegre bir bütün haline getirilmesi gerekiyor. İlk olarak Almanya’da ortaya çıkan Endüstri 4.0 kavramının önemli temsilcilerinden biri olarak biz de teknolojik inovasyonlarımız aracılığıyla endüstriye önemli katkılar sağlıyoruz. 2016 yılında da bu uygulamayı hızlandıran örnekler ortaya koymaya devam edeceğiz. Endüstri 4.0 kapsamındaki çalışmalarımızla -gelişmekte olan bir ülke olarak- Türkiye’deki endüstri sektöründe daha verimli üretim, pazara çıkış süresinde kısalma ve daha fazla esneklik sağlamayı hedefliyoruz. Türkiye’deki endüstriyel girişimlerin de daha üretken, daha verimli ve böylece uluslararası arenada daha rekabetçi olmalarını destekliyoruz.

 

2 RAŞİT İMRENCİ

Dedem Mekatronik Genel Müdürü

Gerçekleşen yatırım verilerine baktığımızda dünya çapında, üretim yatırımlarında büyümenin devam edeceğini söyleyebiliriz. Türkiye özelinde konuşacak olursak stratejik coğrafi konumu, iyi gelişmiş sanayi bölgeleri, hızla gelişen orta sınıf tüketici kitlesi, Avrupa standartlarına yakın ve yatırıma elverişli yasal çerçevesi ile yerli ve yabancı yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyoruz. Modern ve dinamik özel sektörü ile Türkiye sanayisi sürdürülebilir bir büyüme grafiği çiziyor. Son yıllarda değişen rekabet koşulları, işçilik ve enerji maliyetleri verimlilik çalışmalarının önemini artırdı. 2016 yılı üretim operasyonlarında verimliliğin ön plana çıktığı bir yıl olacak. Yine dünya geneline baktığımızda, yatırımlarda en yüksek büyüme oranının bizimki gibi verimliliğe odaklı, gelişen pazarlarda deneyimleneceğini de ekleyebiliriz. Otomotiv, hızlı tüketim malları, gıda, tütün, kağıt, kimya, beyaz eşya, tarım ve gıda gibi uluslararası ölçekte hizmet verdiğimiz sektörlerde üretim ve montaj hatlarında yenilikçi iç lojistik çözümleri ile birlikte otomasyon, kontrol ve robot yatırımlarının ciddi oranda artmasını bekliyoruz.

Biz Dedem Mekatronik olarak, 20 yıldır kurduğumuz veya iyileştirdiğimiz sistemlerde yüksek verimlilik için teknolojiyi yakından takip ediyor, doğru ekipman seçimi ve sistem tasarımını uzman ekibimizle yapıyoruz, sistemlere izlenebilirlik sağlıyor, enerji tasarrufu ve esneklik kazandırıyoruz. Sistemi devreye aldıktan sonra doğru bakım aralıkları belirliyor, sunduğumuz eğitimler ve dokümanlarla verimli bir şekilde işletilmesi için üzerimize düşeni yapıyoruz.

Bu yıl başlamış olduğumuz yeni fabrika inşaatımızı 2016 yılı içinde tamamlayacağız, kurumsallaşma, markalaşma alanlarında çalışmalarımıza ve çalışanlarımıza yatırım yapmaya devam edeceğiz.

 

UFUKTAN YAVUZ

Vanguard Automation & Drives Genel Müdürü

Vanguard olarak; 2016 yılına ait beklentimiz, 2015 yılında seçim ve hükümet çalışmalarından etkilenmiş olan ve genel seyrini stabil sürdüren yatırımların hız kazanacağı yönünde. Benzer şekilde muhtelif ekonomik ve siyasi belirsizlikler sebebi ile 2015 yılı içinde yavaşlayan inşaat sektörü de tekrar toparlanarak, beraberinde inşaat sektörüne bağlı olan bazı sektörlerde bekleyen yatırımların da önünü açacak.

Uzun yıllardır devam eden inşaat sektörü ile büyüme modelinin de uzun süreli olarak Türkiye’yi ileri götüremeyeceği geç de olsa birçok ekonomik ve siyasal kanaat önderi tarafından daha yüksek sesle dile getirilir hale gelmiş durumda. Bu doğrultuda beklentimiz, katma değer yaratan ve ileri teknoloji içeren yatırımlar söz konusu olması yönündedir. Buna bağlı olarak çözüm sunduğumuz konularda kalitesi yüksek ürün ve mühendislik içeren uygulamalara yönelim ile firmamıza olan talepler artacak.

Türkiye etrafındaki yakın coğrafyada son yıllardaki siyasi belirsizliklerin önümüzdeki dönemde azalma trendine gireceği düşüncesindeyiz. Buna bağlı olarak, uluslararası iş yapabilme kabiliyeti ve altyapısı olan firmalar bu pazarlarda daha fazla iş imkanı bulacak diye düşünüyoruz. Firmamızın da bir ayağını oluşturan Almanya pazarı, önemli proje ve taahhüt firmaları ile özellikle Almanya’nın doğusunda kalan bölgeler için Vanguard’a yönelik işbirlikleri konusunda da önemli gelişmeler olacak ve potansiyel artacak. Bu doğrultuda, yeni sektörler için mühendislik kadromuzu ve birikimi ile uluslararası firmaların proje ve uygulama standartlarına yönelik altyapı ve imalat çalışmalarını genişletme ve zenginleştirme konusunda çalışmalarımız devam etmekte.

 

IMG_20151123_122936 ALTAN GÜRSES

Geotek Otomasyon Proje Yazılım Müdürü

2015 yılı içerisinde ülkemiz 3 temel problem ile karşı karşıya kaldı. Bunlar, ülkemizin içerisinde bulunduğu jeopolitik riskler, ekonomik gelişmeler ve yaşanan seçim süreçleri. 2015’in tüm olumsuzluklarına rağmen GEOTEK’in planlarını gerçekleştirebildiği bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Bu yılı yüzde 13-15 büyüme rakamlarıyla kapatmayı hedefliyoruz.

Biz yatırımlarımızı orta ve uzun vadeli yapıyoruz. 2015’te de yatırım iştahımız devam etti. Birçok sektöre hizmet veriyoruz. Sektörel olarak örnek vermek gerekirse enerji, su arıtma, makina, yem ve ilaç gibi alanları sayabiliriz. Tüm bu alanlarda bilgi ve tecrübeye dayalı projeler yürütüyoruz. Bu nedenle en önemli sermayemiz çalistiği alanlarda yetkin personelimiz. 2016’da da yeni istihdamlarımız ve eğitim süreçlerimiz devam edecek. Kalite, müşteri memnuniyeti ve sorunsuzluk projelerimizde en önem verdiğimiz hususlar. Tüm personelimize bu bilinci aşılıyoruz. 10 yıldan uzun süredir Schneider Electric A.Ş.’nin Allianz Sistem Entegratörü olarak faaliyet göstermekteyiz. 2016’da özellikle su arıtma, enerji, yem ve özel mekatronik içerikli projelerle büyüme trendimizi sürdürmeyi hedefliyoruz.

 

CÜNEYT GARGİN

Trinoks Genel Müdürü

2016 yılının endüstriyel yatırım açısından verimlilik projeleri yılı olacağını düşünüyoruz. Bildiğiniz gibi özellikle üretim maliyetine, teslimat zamanlarına, doğru üretim ve kapasite planlamaya etki eden en önemli faktör üretim randımanı ve verimlilik. Bu sebeple biz de 2016 yılında yatırımlarımızı öncelikle Toplam Ekipman Etkinliği (OEE) projelerine göre yönlendirdik. Dolayısıyla üretim hatlarından otomatik ve operatör yardımı ile veri toplama ve bu verileri değerlendirme için kullanacağımız çözümler üzerinde çalışmaya devam edeceğiz. Bununla birlikte üretim hatlarından topladığımız verilerin ERP sistemlerine aktarılarak veri entegrasyonu konusunda yapacağımız çalışmaların yeni yılda daha da artarak devam edeceğini yapmış olduğumuz çalışmalar ile görüyoruz.